Hamileligin en guzel yani, bitmesi

Simdi sizlere kisaca hamileligimden bahsetmek istiyorum. Cok kisa: IYI KI BITTI!

O neydi oyle? Sismis karnini giydigi daracik elbiseyle oksayan ve yuzundeki kocaman gulumseyle poz veren bir hamile olamadim. Ama oyle bir pozum tabii ki var! Hem icimde bir sey var, evet bir insan ama ne oldugunu, basima ne gelecegini konumlandiramadigimdan; hem de hayati boyunca hic gobegi olmamis biri olarak sisen gobegime yabanci kalisim ve onu siskoluk olarak gorusumden; zaman ilerledikce sistikce azalan guzel kiyafet, kombin ihtimalimden; kisitlanan hareketlerim ve yavas yuruyuslerim sebebiyle, - hormonlar yuzunden olusan duygusal gelgitlerden bahsetmiyorum bile – tabiri caizse hamileligi hic ama hic sevmedim, sevmedik. Zaten Juliet de iceride durmayi pek sevmemis olacak ki, erkenden geliverdi.

BU IS IKINCI TRIMESTER’DA BITSIN (3-6 AY)

 

Hayatimda kendimi en iyi hissettigim donem! Hem kadinim, hem guzelim, hem seksiyim, hem akilliyim, hem her seye kosturuyorum, icimde bitmeyen bir enerjiyle uyaniyor ; tum insanlari hatta insanligi seviyorum. Bu saydigim guzelliklerin hepsi ilk uc ayda ve son uc ayda hayatimdan yok oldugu icin 3 ve 6 ay arasi benim hayatim boyunca yasadigim en guzel uc aydi. Her guzel sey gibi o da bitti.

BIRAZ DA GUZELLIGINDEN BAHSEDEYIM

Yalnizca 14 kilo aldim. Bu kilolarin 9’u dogumdan uc gun sonra tartiya ciktigimda gitmisti. ‘’Bol bol emzir, kilolarin gider’’ dedikleri aslinda ‘’bol bol emzireceksin, yemek yemeye bile vaktin olmayacak’’ demekmis. Uzerimde meshur o 5 kilo kaldi. Gobegim indi ya, motivasyonum yuksek ! Yalniz kimse bana dogumdan sonra karin kaslarin ‘’yok olacak’’ dememisti. Yataktan kalkamayacak kadar kassiz olacaksin dememislerdi. Sonra kaslarin yavas yavas toparlayacak ; ama sarkan deriyi senin toparlaman gerekecek diyen de olmadi. En buyuk hayal kirikligi karin kaslarimin resmen yok olusuydu. Bu sebeple ilk gunler cok agladim. Yataktan bile kalkamiyorum, ne kadar acizim, diye. Kaslar geri geldi, bu sefer de deri fazlaligini gordukce, gobegim kat kat oldukca agladim. Aglamak ise yaramaz, dedim mekik cekmeye basladim.

Dogumdan on gun sonra kaburgamda bir yumru farkettim. Simdi de kanser oldum bak, diyerek agladim. Apar topar doktora gittik. Mekik cekmek icin biraz erken davranmisim, kas/yag zedelenmesiymis o yumru. Ben de mekik cekmeyi biraktim, ip atlamaya basladim. Simdi hem egleniyorum, hem de ip atlarken Juliet’i gulduruyorum.                                                           

GUZELLIKLERE DEVAM

Ilk uc ay haricinde diger aylarda IQ’m biraz dusse de dikkat daginikligim azaldi, bir seylere daha rahat odaklanabildim. Multi tasking yetenegim yavas yavas geri geldi ancak hafizam kotulemeye baslamisti. Okumak ve bol bol dizi izlemek icin yillarca aradigim bos vakti bulmustum ancak bu sefer de kafam gidip geliyordu. Ancak izledigim dizileri  siralayabilecegim sanirim simdi. Kitap listesi ayri bir gonderi olacak. Hamilelik ve lohusalik doneminde izledigim dizilerin hepsi Netflix’te:

Anne With An E, %3, Lovesick, Chewing Gum, Modern Family, Sherlock, Bordertown, Marcella, Cable Girls, The OA, Mr. Selfridge, 13 Reasons Why, Designated Survivor, Stranger Things, Please Like Me, The Crashing, Narcos, Arrested Development, Black Mirror, Santa Clarita Diet, Fauda, Girlboss, Rectify, Top of the Lake, A Series of Unfortunate Events

Bu arada hastanede sancilar basladiginda bir sure Fi’yi izliyordum. Altini cizdigim dizilerin hepsi severek izlediklerim. Sizin de ``keske vaktim olsa da izlesem’’ dediginiz film ve dizi onerilerinizi alabilirim. Sayet benim hala izleyecek bolca vaktim var.

Sevgiyle…