Yeni Annelere Ise Donus Rehberi
Asagida yazacagim tavsiyeleri,
cogunlukla benim ve cevremdeki yeni annelerin basina gelen hikayelerden bir
demet sizin icin derledim. Umarim birilerine yardimim dokunur. Bilindigi uzere
Turkiye’de analik – dogum izni 16 hafta, Hollanda’da da durum ayni. Burada 9.
aya kadar gunde iki saatlik emzirme hakkiniz var. Isverenleriniz sut sagmaniz
icin gerekli temiz ortami ofiste saglamak zorunda, aksi takdirde evden calisma
vs. gibi sartlar saglamalari gerekli. Ben sut izinlerimi kullanmak yerine, bir
gun evden calisma anlasmasi yaptim isverenimle. Her yerde oldugu gibi burada da
soz konusu ``insan’’ olunca biraz guzellik yapilabiliyor.
Bir kadin icin hamilelik suresince
hem yeni bedenle hem de hormonlarla tanismak, onlari kabullenmek psikolojik
olarak yorucu bir surec. Hamileligin sonlarina dogru daha yavas hareket etmeye
basliyorsunuz, cesitli is kollarinda performansinizin dusmesi; hatta gunluk
ihtiyaclarinizi giderirken zorlanma vb. gibi engebelerle karsilasabiliyorsunuz.
Siz yavasca genisler ve hareketleriniz de git gide zamana yayilirken; sizdeki
degisimi en yakindan partneriniz gozlemlese de, gunun en cok saatini
gecirdiginiz ofislerinizde is arkadaslariniz icten ice giybete basliyor bile.
Sizin adiniza uzulenler, size sans dileyenler, kendi korkulu dogum hikayelerini
paylasanlar, ‘’Aman, bir avazda kurtulacaksin,’’ diyenler, ‘’ertesi gun
hatirlamayacaksin’’ diyenler, sanki hamile degilmissiniz gibi ‘’sunun ucundan
tutsana bir’’ diye seslenenler ve hamileliginize fazlasiyla onem gosterip ‘’sen
kalkma, hamilesin’’ciler… Etrafiniz mutlaka bu saydigim tipteki insanlarin en az
bir cesidiyle doluyor… Yalnizca sizin degil, yavas yavas etrafinizdaki herkesin
odak noktasi karninizdaki cocuk oluyor. ‘’Ee, en son ne zaman kontrole gittin?
Nasilmis bebek?’’ Sanki siz yalnizca bebegin tasiyicisi, annesisiniz, sizin
baska bir vasfiniz yok! Gunun nasil gecti, diye sorsalar bile, ardindan sisen
karniniza, nefes nefese kalisiniza sefkat ve acima dolu gozlerle bakiyorlar.
Is arkadaslariniza veda edip, bir an
once dogsa da, analik iznimin cogu onunla gecse diye bebeginize odaklandiginiz;
sisen ayaklarinizi soguk sulara daldirdiginiz; kolunuzu kaldiracak motivasyonu;
kitap okuyacak konsantrasyonu bulamadiginiz hamileligin son doneminde artik
insan yolun sonuna geldigini hissediyor. Korku ve heyecan, mide bulantilari,
bircok dusunce bir arada, mumkunse yoga, meditasyon, uykusuz geceler… Sonunda
bebeginize kavusuyorsunuz ve tabii ki goz acip kapayincaya kadar da geciyor uc
ay. Ise donmek ya da donmemek sizin karariniz. Bircok kisinin ‘’kazandigim
paraya degmez cocugumdan ayri kaldigim’’ diyerek calismayi biraktigini
biliyorum. Turkiye’de durum biraz farkli. Ben orada olsaydim da en azindan
birkac gunlugune de olsa calisirdim. Cunku calismak bana iyi geliyor. Bir ara
Juliet’le bir girdaba girdigimi, onsuz nefes bile almak istemedigimi
hatirliyorum. Hep dokunayim istiyordum. Ne zavalli bir durumdu, ne acizlik!
Birbirimize muhtaclik yaratiyordum, bencillikti. Zaten dogurmadan once de
sevgilime surekli tembih ettim, ‘’calismak istemiyorum dersem,’’ zorla cikar
beni evden.
Birkac gun once, Mart ayinda veda
ettigim ofise ve is arkadaslarima merhaba, dedim. Ben genellikle kolay gerilen,
heyecanlanan, telaslanan biri degilim. O yuzden sabah bir gerginligim olmadi.
Uzunca bir aradan sonra, kaldigim yerden devam ederim diye dusundum. Siz
kaldiginiz yerden devam edersiniz de, hicbir sey biraktiginiz gibi olmayabilir.
Hazirlikli olun.
Bir gece onceden, ertesi gun ne giyeceginizi hazirlayin. Gerekirse deneyin, verdiginiz/
aldiginiz kilolar sebebiyle sabah kendinizi begenmeyebilirsiniz. Motivasyonunuz
dusuk bir sekilde de ilk is gunu gecirmeyin. Mumkunse geceden dus alin. Ben
sabahciyim, bunun icin de bir saat erken uyanmayi goze aldim. Bebeginizin sabah
sizden ne isteyecegi belli olmayabilir. Juliet’in rutini hala degismedi.
Uyaniyor, alti degisiyor ve emiyor. Bunlarin hepsi 45 dakika kadar suruyor.
Size ise varmak icin yolda 2 saatimin gectigini soylemistim degil mi?
Ilk bakacaklari yer karniniz. Bunu cozemedim, soramadim da kimseye.
Muhtemelen sizi son gordukleri zaman karniniz buyuktu ve simdi de eskisi kadar
buyuk degil diye gozleri ilk olarak karniniza gidiyor. Ic gudusel olarak
‘’bebek nerede?’’ bakisi olabilir. Kadinlar muhtemelen fiziksel ozelliginize
iltifatlarda bulunacak; erkekler de bahsetmek isteyecek ama nasil karsilarsiniz
bilemedikleri icin ''cok iyi gorunuyorsun’’la gecistirecekler iclerinden
gecenleri.
Telefonunuzun galerisinde bebeginizin 1-2 fotografini kolay ulasilabilir
sekilde hazirda tutun. Bebeginizi gormek isteyecekler. Hele sosyal medyadan cok paylasim
yapmiyorsaniz ya da ofis arkadaslarinizla Facebook arkadasi olacak kadar
yakinliginiz yoksa; yuksek ihtimalle buyuk samimiyetsizlikle ‘’Hani, bakayim?’’
diye uzerinize atlayacaklar. Son cektiginiz fotograf muhtemelen emzirirken
cektiginiz olacak. Hazirliksiz yakalanirsaniz siz galeride bebeginizin
fotografini bulana kadar, gereksiz bircok sirin ses cikarmaya baslayacaklar
bile. Ne fotograf gosterirseniz gosterin asiri tepki almaya, ``ooovvvv’’ lar
duymaya hazir olun. Ben Juliet’in araba koltugunda oturan sagina bakarkenki
fotografini gosterdim. Gereksiz bircok ‘’cok tatli’’lar duydum. Boylesi de ise
yariyor.
Patronunuz, mudurunuz, birlikte is yaptiginiz her kim varsa onun gereksiz
heyecaniyla karsilasacaksiniz. ‘’Hosgeldin, seni cok ozledik.’’ Hosgeldin, seni cok aradik…
Hosgeldin partisi bile duzenleyebilirler hizlarini alamazlarsa… Cok is
yapacagiz, inanilmaz projeler var, sen yokken cok sey degisti gibi alti bos,
sizi ufacik da olsa heyecanlandiran; ozlemisim calismayi dedirten bir toplanti
yapacaksiniz. Cok gecmeden de o kadar coskuyla bagirmalarin ve karsilamalarin
altinda hicbir sey olmadigini; o boslugu ortmeye calistiklarini; bir masaniz
bile olmadigini (stajyere vermisler); masaniz duruyorsa da muhtemelen orumcek
agiyla kaplandigini (temizlik neden yapilsin, odayi kullanan yoksa?)
goreceksiniz. Omuzlariniz dusmesin. Derin nefes alin. Hayat devam ediyor.
Nasilsin, bakabiliyor musun cocuguna annecik? Genellikle sizden yasca buyuk, ununu
elemis elegini asmis; evliliginde mutsuz; muhtemelen cocugu evden coktan
ayrilmis kadinlarin size anne gibi anac degil de, yukardan burun kivirarak
bakmasina hazir olun. Bunlar genelde mutsuz kadinlardir. Kendileri sizin
yurudugunuz yoldan geceli cok oldugu; cocugunuzun fotografini gorunce
yumurtaliklari dansa kalktigi; ama yeniden anne olma ihtimali zor oldugu icin
futursuzca sizin uykusuz geceleriniz, goz alti morluklarinizla dalga gecmeyi
kendilerinde hak gorurler. Iki eliniz kanda da olsa, bu kisilere gulumseyin.
Ama hayatta oldugu gibi ofiste de herkes kotu degildir. Dogurdugunuz gun arayip soran, kart gonderen; ‘’ailen uzakta, ne zaman
ihtiyacin olursa…’’ diye size kollarini acan; yalnizca bebege degil size de hediye
alan incelikli, sahici insanlar da vardir ofisinizde. Bir yerlerde
saklaniyorlardir. Selam verin, belki icten bir gulumseyis yakalarsiniz.
Ne diyelim. Dunya donuyor. Hayat
devam ediyor. Siz yine her karanlikta bir aydinlik arayin.
Yorumlar
Yorum Gönder